Telefon ahizesinin karsisindaki sese göre düsüncelerimiz, sözlerimiz ve tavrimiz sekil alir. Neyi nasil diyecegimizi kararlastirmadan sanki bilgisayarin programlarindan biriymisiz gibi verilen sesin tonuna göre yanit veririrz veya tavir takiniriz.
Bugün isten çikip eve geldikten sonra isten kaynaklanmayan bir agirlik vardi üstümde. Is yorgunlugudur deyip omuzlarimdan o agirligi silkmeye çalistim. Böylesi anlarda günlük gazeteyi elime alip mutfak masasina sali veririm kendimi. Yani günün zihinsel yorgunlugunluklarini hep bu sekilde yenmeye çalisirim.
Saat 17.10’da telefonum çaldi. Telefon telinin diger ucundaki ses, saygi duydugum degerli dostum Zerwes’ti. Her zamanki gibi havadan sudan konustuk. Zerwes’in sesi aceleciydi. Birseyler demek istiyordu. Birseyler anlatmak istiyordu. Sesi sairsi degildi. Kelimeleri kulaklarimda anlam bulmaya çalisiyorduç Ben Zerwes’i anlamaya çalisiyordum. O da beni zamansiz yakalamaya. Ve Zerwes beni zamansiz yakaladi. Beni hazirliksiz yakaladi.
Zerweeeessss, kardesim…iki gözüm…yüregimi…sair sevdami…sair yüregimi atesleyip volkanlastirmayacaktin. Benim gözlerim yasi, yüregim aciyi kaldiracak güce sahip degil. Kaba ve sertte görünsek, yüregimiz bazi acilari kaldirmiyor.
Zerweeeesssss…yemin billah inaniyorumki senin yüregin benden daha fazla yaniyordur. Ferhat Pak yani Mahmut Pamukçu bir dagdir. Engin bir dagdir. Bana engin dagin güzel yazilarinin artik son buldugunu bildirmeyecektin! Beni yüregimden kursunlamayacaktin! Yüregime aci dolu yanginlari yerlestirmeyecektin! Neden bunu yaptin be…sevgili dostum.
Zerweeeesss…Ferhat Pak, yani Ebubekir Pamukçu hocamizin kardesi Mahmut Pamukçu’yu hocamiza gönderdigimizi söylemeyecektin. Zazalarin edebiyatinin, politikasinin ve kimlik mücadelesinin sahipsiz kaldigini bildirmeyecektin.
Yüregim derinden yaniyor. Yüregim bu aciya karsi cephe açiyor. Yüregim tarih boyunca insanoglunun konustugu ve anladigi bir dille konusuyor. Yani yüregim sevgili Ferhat Pak (Mahmut Pamukçu) için isyanda.
Sevgili Mahmut’la sohbetlerimiz, maillesmelerimiz ve telefon konusmalarimiz çok oldu. Ferhat Pak, Ebubekir Pamukçu (abisi) gibi yüregi Zazalarin sevdasiyla senlenen biriydi. Ferhat, hümanist ve candan durusuyla taninan biriydi. Ferhat’in beyninde karmasikliga, çeliskiye ve inkara yer yoktu. Yani Zazalarin inkarina yer yoktu. Ferhat Pak tüm Zazalari, diger adlandirmalara aldirmadan bir araya getirme sevadsiyla yanan biriydi. Ferhat Pak’in tüm yazilari internetlerde mevcuttur. Tarafimdan bir abartma yok.
Ferhat Pak’i anlamak hümanist ve demokrat olamayi gerektiriyor. Felsefeyi, hümanizmi ve mantigi iyi anlamayi gerektiriyor. Ferhat Pak, gittigi ebedi yolculugunda da örgütçü, yazar ve tamamlayan olacaktir... Gittigi hakin rahmetinde de çocuklarla çocuk, gençlerle genç ve her zaman ögretici bir hümanist olacaktir...Dostum yüregim yaniyor, yüregim kaniyor...
Yazimin bu cümlelerine geldigimde artik degerli agabeyimiz, kardesimiz ve mücadele arkadasimiz Zaza davasinin yilmayan neferi Ferhat Pak’in (Mahmut Pamukçu’nun) aramizda olmadigini anlamissizinizdir. Ferhat kardesimizi ve mücadele arkadsimizi bugün (15.10.2008) yitirdik. Herseyden önce ailesine, yakinlarina ve ugruna acilara katlandigimiz halkimiza bas sagligi diliyorum.
Ferhat, birakmis oldugu yazilariyla ve mücadele askiyla aramizda olacaktir. Onun yerini kimse dolduramasada, onun biraktigi bayragi yürek rahatligiyla çok neferin omuzlayacagina inaniyorum. Ferhat’in biraktigi bayragi onun hümanist durusuyla tasimaya hazir bir Zaza kusaginin var oldugunu bilmek, Ferhat’in gittigi yerde rahat uyumasini saglayacaktir. Ferhat bunu biliyordu. Çünkü son konusmamiz bayram arifesindeydi, yüregi yine sevinç dolu ve baris güvercini gibi kanat çirpmaktaydi. Dostum...sanada baris güvercini olamak iyi yakisti. Sen öldügünü sakin sanma.
...SEN ARAMIZDASIN....
Sevgili Farhat, umut ederim ’’Zazalarin birligi önemlidir’’ siarin, Zaza tarihindeki yerini alir ve biraktigin bayrak onurluca tasinir. Ben biraktigin görevi devraldim!!! Zaten yazilarimizi hep karistirip, sonunda ikimiz ayni kisi sandilar. Bilesin bu benim için bir onurdu ve onurdur...Simdi söyle bana, yazdiklarimi artik kim elestirecek?
Faruk Iremet
2008-10-15